İştirak nafakası, velayeti kendisinde bulunan anne veya babanın, velayet hakkına sahip olmayan diğer ebeveynden müşterek çocuğun bakım, eğitim, sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik giderlerin karşılanması için talep ettiği bir nafaka türüdür.
Tedbir nafakası, boşanma davası sırasında yargılama bitene kadar ihtiyacı olan eşin bakım, geçim ve varsa müşterek çocuğun bakımı ile korunması için alınan bir geçici önlemdir.
Yoksulluk nafakası, evlilik birliğinin boşanma yoluyla sona ermesinde daha az kusurlu olan ve boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan eşin diğer eşten talep edebileceği ve mahkeme kararı ile verilmesine karar verilen bir nafaka türüdür.
Nafaka davası, boşanma davası sırasında veya boşanma kararı verilmesinden sonra eşlerden birinin diğer eşten nafaka talebinde bulunduğu bir davadır. Boşanma davası ile birlikte nafaka talebinde bulunulmamış olunması sonradan nafaka talebinde bulunmaya engel değildir. Bu nedenle boşanma kararının kesinleşmesinden sonra dahi eşlerden biri nafaka talebinde bulunabilir.
Akıl hastalığı nedeniyle boşanma davası Türk Medeni Kanunu'nun 165. Maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir:"Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir"
Pek kötü ve onur kırıcı davranış veya hayata kast nedeniyle boşanma davası, Türk Medeni Kanunu'nun 162. Maddesinde "eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir." şeklinde düzenlemeye sahiptir.
Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.
Taraflar arasında evlilik birliğinin gerçekleşmesi ile eşlerin birbirine karşı en önemli sorumluluklarından biri, eşlerin ortak konutta bir arada bulunmasıdır. Eşlerden birinin sürekli olarak ortak konuttan iradi şekilde ayrılması haline terk denir. Evi terk eden kocaya veya kadına yönelik boşanma davası açılabilir.
Evliliğin getirdiği sadakat yükümlülüğüne uyulmaması, yani eşlerden birinin üçüncü bir karşı cins ile cinsel ilişkiye girmesi halinde aldatma fiili gerçekleşir. Aldatma nedeniyle boşanma davası, özel yargılama usulüne tabi ve kanunda sınırlı halde sayılan özel boşanma nedenlerinden aldatmaya dayalı açılan bir boşanma davası türüdür.