Miras Hukuku Nedir?
Miras Hukuku miras bırakan ile mirasçıları arasında ki miras bırakanın mal varlığını ve bu mal varlığının paylaştırılması ile intikalini düzenleyen hukuk dalıdır. Türk Medeni Kanun’un 495. vd maddeleri uyarınca miras hukuku düzenlenmiştir.
Yasal Mirasçılar Kimlerdir?
Türk Hukukunda mirasçılığa ilişkin zümre sistemi benimsenmiştir. Zümre sistemine göre miras bırakan birinci zümrenin başı olup ikinci zümre başı miras bırakanın anne ve babası, üçüncü zümre başı ise miras bırakanın büyük anne ve büyük babalarıdır. Yasal mirasçı olabilmek için bu üç zümreden birine dahil olunması kanuni zorunluluktur. Bununla birlikte üç zümreden birine dahil olunmasına rağmen kişi mirastan pay alamayabilir. Zira mirastan pay alabilmek için kişinin kendisinden önce bir mirasçının olmaması ve dahil olduğu zümreden önce ki zümre de kimsenin olmaması gerekir. Örnek verecek olursak miras bırakanın çocukları ve torunlarının hayatta olması halinde mirastan çocukları faydalanacak olup torunları faydalanamayacaktır. Yine miras bırakanın çocuklarının hayatta olması halinde birinci zümrede ki kişiler hayatta olduğu için ikinci zümre de yer alan anne ve baba ile miras bırakanın kardeşleri pay alamayacaktır.
Diğer yasal mirasçılar ise miras bırakanın sağ kalan eşi ile evlat edinmiş olduğu kimse ve tanıma ya da babalık davası yoluyla soy bağı kurulan evlilik dışı çocuklardır.
Miras bırakan kimsenin yasal mirasçısının olmaması ve ölüme bağlı tasarruf işlemleri ile mirası hakkında tasarrufta bulunmaması halinde söz konusu mirasın sahibi devlettir.
Yasal Mirasçıların Payları Oranı Nedir? Saklı Pay Nedir? Saklı Pay Oranları Nelerdir?
Medeni Kanun uyarınca miras bırakanın mirasına ilişkin tasarrufta bulunma yetkisi yasal mirasçılarının bulunması halinde sınırlandırılmıştır. Diğer bir deyişle miras bırakanın yasal mirasçılarının bulunması halinde, miras bırakan mirası üzerinde dilediği gibi tasarrufta bulunamayacaktır. Bu durumda yasal mirasçıların saklı payları kanuni düzenleme uyarınca koruma altında olup saklı payları aşan kısımla ilgili miras bırakan ölüme bağlı tasarruf işlemleri ile tasarrufta bulunabilecektir.
Mirasa ilişkin pay oranları her bir mirasçı açısından ayrı ayrı hesaplanacaktır. Buna göre miras bırakan tarafından ölüme bağlı bir tasarruf işlemi gerçekleştirilmemiş ise bu durumda;
- Alt soy olan çocuklar arasında ki paylar eşit oranda dağıtılacaktır
- Alt soy ile birlikte sağ kalan eş olması durumunda sağ kalan eş mirasın dörtte birini alacak olup kalan kısım çocuklar arasında eşit olarak dağıtılacaktır
- Miras bırakanın alt soyunun olmaması ya da çocuklarının hayatta olmaması halinde sağ kalan eş ile miras bırakanın sağ kalan anne ve babası arasında ki pay oranı bir bölü iki şeklinde olacaktır. Yani sağ kalan eş mirasın yarısını alacak kalan kısım ise sağ kalan anne ve babaya verilecektir.
- Miras bırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte üçü, bunlar da yoksa mirasın tamamı eşe kalır.
- Miras bırakanın çocuklarının hayatta olması halinde sağ kalmış olsa dahi anne ve babası yasal mirasçılıktan yararlanamayacaktır. Zira bu durumda birinci zümre başı hayattadır.
Saklı pay oranları ise yukarıda ifade edildiği üzere miras bırakanın mirası üzerinde tasarrufta bulunamayacağı ve yasal mirasçıların haklarının kanunen korunduğu oranı ifade eder.Buna göre; Miras bırakanın çocuklarının yasal miras payının yarısı, miras bırakanın ana ve babası için her biri adına yasal miras payının dörtte biri, sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü, saklı pay oranıdır.
Ölüme Bağlı Tasarruf İşlemleri Nelerdir?
Ölüme bağlı tasarruf işlemleri miras bırakanın vasiyetname ya da miras sözleşmesi şeklinde yaptığı tasarruf işlemleridir. Miras bırakan bu tasarruf işlemleri ile mirasçı atama, belirli bir mal bırakma, yedek mirasçı atama, art mirasçı atama ya da miras sözleşmeleri düzenleyebilir. Miras bırakan ölüme bağlı tasarruf işlemlerinin gerçekleşmesi için belirli koşulların oluşmasını ya da belirli şartların yerine getirilmesini isteyebilir. İşte bu durumda söz konusu tasarruf işlemleri ancak miras bırakanın belirlediği koşul ve ya yükümlülüklerin gerçekleşmesi halinde geçerli olacaktır.
Vasiyetname kişinin mirası hakkında ki tasarruf isteğini içeren şeklen resmi şekilde, miras bırakanın el yazısıyla yahut sözlü olarak yapılabilen hukuki işlemdir.
Miras sözleşmesi miras bırakanın resmi vasiyetname şeklinde düzenlediği resmi memurun önünde imzalanan ve miras bırakanın terekesine ilişkin tasarruf iradesini içeren sözleşmedir.
Tereke Nedir, Nasıl Hesaplanır?
Tereke miras bırakanın mal varlığının tümünü ifade eder. Yani miras bırakanın mevcut mal varlığı ile hak ve alacakları ile borçlarının tümü tereke kapsamına girmektedir. Miras bırakanın pozitif olan mal varlığından yani aktifinden miras bırakanın borçlarının çıkarılması ile mevcut tereke durumu hesaplanır. Bununla birlikte gerek tereke hesabının karmaşık olması ve birden çok fazla faktörün etkili olması, gerekse mirasa ilişkin diğer pay oranlarının doğru hesaplanabilmesi için miras avukatından destek alınması önem taşımaktadır. Miras Hukukunda külli halefiyet ilkesi geçerli olup miras bırakanın yasal mirasçıları terekenin tamamı için miras bırakana külli halef olurlar. Yani yasal mirasçılar başkaca hukuki işleme gerek kalmaksızın tereke üzerinde yasal hak sahibi olurlar.
Veraset İlamı Nedir? Nasıl Alınır?
Veraset ilamı miras bırakanın mirasçılarının kimler olduğunu ve hangi oranlarda mirasçı olduklarını ifade eden belgedir. Veraset ilamı noterlerden temin edilebileceği gibi sulh hukuk mahkemelerinden de talep edilebilir. Mirasa ilişkin oldukça önemli olan veraset ilamına ilgililer veraset ilamının kendilerine tebliğinden itibaren bir ay içinde itiraz edebilir.
Miras Ortaklığı Nedir? Elbirliği Mülkiyeti Nedir, Nasıl Sona Erer?
Elbirliği mülkiyeti paydaşların malın tamamı üzerinde hak sahibi olduğu ancak payların belirli olmadığı bu kapsamda hakların malın tamamına yayıldığı mülkiyet türüdür. Hukukumuzda elbirliği mülkiyeti sınırlı hallerde geçerli olup buna göre; el birliği mülkiyeti ancak kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca mevcut olabilir. İşte miras hukukunda miras bırakanın ölümünün ardından mirasçılar arasında ki ortaklık el birliği mülkiyetidir. El birliği mülkiyetinin geçerli olduğu durumlarda mirasçılar arasında aynı zamanda miras ortaklığı söz konusudur.
Mirasçılardan birinin talebiyle el birliği mülkiyeti paylı mülkiyete dönüştürülebilir ve bu doğrultuda miras ortaklığı sona erebilir. El birliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi talebi yalnızca mirasçılar tarafından değil tereke alacaklıları tarafından da talep edilebilir.
Miras Hukukunda Görevli ve Yetkili Mahkeme
Miras hukukuna ilişkin tapu iptal ve tescil davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Bunun dışında kalan hallerde ise, ortaklığın giderilmesi davası, veraset ilamı alınması, ölüme bağlı tasarruf işlemlerini iptaline ilişkin davalarda, sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Yetkili mahkeme ise miras bırakanın son yerleşim yeri olup miras hukukunun komplike yapısından ötürü miras avukatından destek alınması önem arz etmektedir.
Bayram & Erdağ Partners Miras Hukuku Hizmetleri
Bayram & Erdağ Partners Avukatlık ve Danışmanlık Bürosu olarak Miras Hukukuna ilişkin müvekkillerimizin talep ve ihtiyaçları doğrultusunda aşağıda ki hususlarda hizmet vermekteyiz.
- Ortaklığın Giderilmesi Davası
- Veraset İlamı Alınması
- Tenkis ve Denkleştirme Davası
- Terekenin Tespiti ile Terekeye Temsilci Atanması Davası
- Ölüme Bağlı Tasarruf İşlemlerini İptali Davası
- Mirasa Bağlı Olarak Tapu İptali ve Tescili Davası
- Mirasçılık Belgesinin İptali Davası
- Vasiyetnamenin Açılması Davası
- Mirasın Reddi Davası